Mor Fil’in Seyir Defteri

~ Kendi kendime, öylesine…

Mor Fil’in Seyir Defteri

Daily Archives: 26 Haziran 2011

TRABZON

26 Pazar Haz 2011

Posted by Selgin BİBER in Neresi

≈ 3 Yorum

Etiketler

Maçka, Trabzon, uçağı kaçırmak, Vazelon Manastırı, Zigana

Dün sabah telefonumun sesi ile uyandım. Gözlerimi açtığımda hava aydınlanmıştı. Hayır, olamazdı. Telefonun da alarmı çalmıyordu zaten. Biri arıyordu beni. Baktım, Trabzon’a birlikte gideceğim iş arkadaşım arıyordu. Telefonu açtım, “Saat kaç?” diye sordum. Sorarken artık çoktan uyanmıştım ve muhtemelen uçağı kaçırıyor olduğumu fark etmiştim. Saat 05:40 tı. Bizim uçağımız 07:00’de kalkıyordu. Arkadaşım, “Telaşlanma, şimdi çıksan yetişirsin,” dedi. Normalde havaalanına uçuştan çok önce gittiğimi bildiği için CIP’ye çağırmak için aramıştı.

Uyanmasına uyanmıştım da ne yapacağıma karar veremiyordum. Galiba beynimin bir kısmı hala uyuşukluğu üzerinden atamamıştı. Gardrobu açtım, hızla giyindim, bir çantaya da iki kıyafet koydum. Gece kalmayacaktım ama konuşmam vardı, yedekli kıyafet götürmeliydim.

On yedi dakikada Bostancı’dan Atatürk Havaalanı’na gittim. Hatta, salonda yaklaşık on dakika kapının açılmasını bekledim. Sonuçta uçağı kaçırmadım.

Ekibin diğer kısmıyla Trabzon havaalanında buluştuk ve Maçka’ya doğru yola koyulduk. Zamanımız kısıtlı olduğu için çok planlı hareket edecektik. Önce Vazelon Manastırı’nı görecek, daha sonra Zigana’ya çıkacaktık. İçimizden Akçaabat’a gidip öğlen yemeğinde köfte yemek geçti ama şöförümüz saat 15:00 de toplantıya yetişemeyeceğimizi söyledi.

Vazelon Manastırı’na doğru ilerlerken her ne kadar uçakta kahvaltı yapmış olsak da etrafımızdaki alışkın olmadığımız yeşil tonları bizi acıktırdı. Saklıbahçe’de kahvaltı yaptık. Hafif bir şeyler yedik. Önden tereyağlı su böreği geldi, onu kaygana ve kuymak takip etti. Öğlen Akçaabat köftesi yemeyecektik ama yine de abartmadık kahvaltıyı.

İçimizde Sümela Manastırı’nı görenler vardı ama Vazelon’u gören yoktu. Zaten bir ay öncesine kadar da yol karla kaplı olduğu için çok da mümkün değilmiş çıkış. Biz de öyle çok kolay çıkamadık. Öncelikle yol ancak bir arabanın geçeceği bir dağ yolu. Yer yer çok keskin virajları almakta zorlandık. Üç kere de kaybolduk. Azimle yılmadık ve sonunda başardık. Bir yerden sonra arabadan indik ve antremansız vücutlarımızı ısırganların kuşattığı dar patikadan yukarı sürüyerek çıkardık. En azından kendim için bunu söyleyebilirim. Aramızda yolu hiç zorlanmadan çıkanlar da olmadı değil. Onları yürekten tebrik ettik.

Manastırdan geriye çok fazla bir şey kalmamış. Mantık Sümela’yla aynı. Dağda derin, doğal bir kaya oyuğunun içine yapılmış. Küçük bir kilisesi vardı. Elbette kilisenin tasvirlerinin yüzleri tahrip edilmişti. Zannımca zamanın din adamları manzara tutkunu imişler. O kadar yüksekte inzivaya çekilmenin başka açıklamasını bulmak zor. Aslında inziva için mükemmel bir yer. Sayılı insan ya vardı ya da yoktu herhalde. Hani beklemek için çok güzel bir yermiş. Adamların herhalde bir bildikleri vardı ki, manastırı öyle ta tepelere yapmışlar.

Manastıra çıkış zordu ama her zaman olduğu gibi iniş kolaydı.

Zigana’ya doğru yola çıktık. Çocukluğumdan beri Coğrafya dersinde yıllarca adını duyduğum Zigana Geçidi’ni göreceğim diye çok heyecanlandım. Hayallerimden çok görkemliydi.

Öğlen yemeğimizi Zigana geçidinden inişte Padişah Sofrası’nda yedik. Görgüsüzlük yapıp kahvaltıyı anlatmışken bir de öğlen yemeğinin ayrıntılandırmaya gerek yok. Tevazuyla güzeldi diyelim,olsun bitsin.

Tam zamanında, saat 15:00 de otelin kapısından içeri girdik. Toplantımızı yaptık.

Akşam uçak İstanbul’a indiğinde beklenen yağmur gelmişti. Sabah on yedi dakikada gittiğim yolu bir saat on dakikada döndüm. Eve girdiğimde saat 24:00’e geliyordu. Çocuklar çoktan uyumuşlardı.

 

Vazelon Manastırı’ndan inişte manzara ve her yanı kaplayan, mevsimi geçtiği için rengi sarıya dönen Komar Çiçekler’inden geriye kalanlar

 

 

 

(Vazelon Manastırı’na ilişkin ayrıntılı bilgi için bkz: http://www.trabzon.org/macka/manastir.htm)

← Older posts

Bu bloga eklenen en son yazılardan haberdar olmak ister misiniz? Lütfen posta adresinizi bırakın.

Diğer 682 aboneye katılın

BEN DE BURADAKİ KİTAPLARI OKUMALIYIM DİYORSANIZ…


idefix Satış Ortağı

Ne aramıştınız?

Haziran 2011
P S Ç P C C P
 12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
27282930  
« May   Tem »

günceller

actifry Alzheimer Hastalığı Antakya barcelona barış bıçakçı benjamin parzybok Berlin bira Birecik blog bulgur pilavı cenevre cevizli ekmek diyet domates domatesli ekmek domingo kitap e-ekmek atölyesi ekmek ekmek makinası günün menüsü havaalanı hayaller imza: karın Islak Köpek Kokusu Kadıköy kadınlar kek kitap eleştirisi kitaplar kitap tanıtımı kitap yorumu koltuk kopenhag kurabiye kızlar lazanya lezzetli öyküler makarna Mathias Enard mayalı hamur mutfak New York Norveç okuma listesi okur notu paris patates peynirli ekmek pilav rejim roka salatası rüya Selimiye sevdiklerim seyahat Siri Hustvedt su süt tavuk Tirza unutmak uçak walter benjamin yaşlılık yekta kopan yumurta YİTİK ÜLKE çocuk çocuklar örgü öykü İmza: Kızın İstanbul şarap

Son Beş Yazı

  • LVIV – UMOS 6
  • KOPENHAG – UMOS 5
  • SÖĞÜT / SELİMİYE – UMOS 4
  • PAMPOROVO – UMOS 3
  • Perde Arası

Ne hakkında yazmışım

  • Alıntı
  • Bilimsel sekmeler
  • Bir Film Hakkında
  • Bir Kitap Hakkında
  • Bir Kişi Hakkında
  • Bugün Ne Pişirsem
  • Dialoglar
  • Ekmek
  • Neresi
  • SAĞLIKLI BESLENME, SAĞLIKLI YAŞAM
  • Sağlıklı ve Lezzetli
  • UMOS
  • UYGUNSUZ ÖYKÜLER
  • YAŞ ALMA
  • Yemek Tarifi
    • Klasik kokteyller
  • ZGZT
  • İşte Öyle Bir Yazı
    • Yazı Egzersizleri

Gelenler gidenler...

  • 835.133 hits

Off ne yazıymış ama… kaçırdıysan hâlâ okuyabilirsin

  • YUMURTALI PİLAV
  • ANGOSTURA BITTERS
  • KARIŞIK KASET / Uygar ŞİRİN

Blogroll

  • Atalet
  • Ayşe'nin Kitap Kulübü
  • Banu'nun Dünyası
  • Bir Tek Aşk
  • KakaraKikiri
  • Lale'nin Bahçesi
  • Leylak Dalı
  • Mindmills
  • Qunegond'un Penceresinden

Gevezelikler

Hata: Twitter yanıt vermedi.Lütfen birkaç dakika bekleyip bu sayfayı tazeleyin.

Geçmiş Zaman Olur Ki…

Her hakkı saklıdır…

Bu blogda yayınlanan her tür yazının, blog yazarı tarafından başka bir kaynak gösterilmedikçe, her hakkı saklıdır. İzinsiz olarak kısmen alınmamalı ve çoğaltılmamalıdır. Aksi takdirde gerekli işlem yapılacaktır...

WordPress.com'da ücretsiz bir web sitesi ya da blog oluşturun.

  • Takip Et Takip Ediliyor
    • Mor Fil’in Seyir Defteri
    • Diğer 618 takipçiye katılın
    • WordPress.com hesabınız var mı? Şimdi oturum açın.
    • Mor Fil’in Seyir Defteri
    • Özelleştir
    • Takip Et Takip Ediliyor
    • Kaydolun
    • Giriş
    • Bu içeriği rapor et
    • Siteyi Okuyucuda görüntüle
    • Abonelikleri Yönet
    • Bu şeridi gizle
 

Yorumlar Yükleniyor...