Aslında bugün yazmak gibi bir niyetim yoktu. Malum blogu yavaşlatmaya karar vermiştim. Dün gece de yeni yazı koymuştum ama dayanamadım, baştan çıktım.

Çocuklar yok, yazlıktalar. Haftasonunda annemin yanına bıraktık onları. Muhtemelen öyle mutlular ki üç gündür bir kere bile aramadılar, ben annemle konuşuyorum. Halbuki İstanbul’da, evdeyken günde en az 3 kere biri, 3 kere de diğer arardı. Haftasonuna dair yazıyı henüz yazmamışken bununla birlikte araya iki yazı sokuşturmuş oluyorum.

Efendim, bilindiği üzere ekmeklere takıntılıyım. Geçen yıl bizim Bey İstanbul’da değilken arada ofistekilere sabahları ekmek yapıp getiriyordum. Uzun zamandır ofistekilere ekmek yapmamıştım. Dün çıkarken oda arkadaşımla bunun üzerine konuştuk. Ben de “Çocuklar yokken yarın size ekmek yapayım,” dedim.

Başta dediğim gibi bugün değil ekmek pek bir şey yazmayacaktım bloga ama biraz önce ekmeği ofisteki mutfakta tabağa koyarken bir dilim yedim. Dayanamadım, bir dilim daha yedim. Ben yaptım diye demiyorum, çok güzel olmuş. Siz de bu güzellikten mahrum kalmayın diye tarifi yazmaya karar verdim.

Malzemeler ekmek makinesinde hazneye konma sırasına göre verilmiştir:

–         Yirmi dal kadar (yani bol ) kıyılmış maydanoz

–         1 adet kırmızı biber

–         1 adet çarliston biber

(Bu biberler dün sebzeli, tavuklu noodle’a koymayı unuttuğum biberler)

–         50 gr kuru peynir

–         1 silme tatlı kaşığı tuz

–         1 silme tatlı kaşığı şeker

–         60 cc zeytinyağı

–         180 cc su

–         500 gr beyaz un

–         1 paket kuru maya (7-10 gr)

 

Ekmek makinenizi yaklaşık 3 saat 15-20 dakikalık bir pişirme programına ayarlayıp pişiriyorsunuz. Afiyet olsun.