Mor Fil’in Seyir Defteri

~ Kendi kendime, öylesine…

Mor Fil’in Seyir Defteri

Daily Archives: 21 Ekim 2011

MILDRED PIERCE

21 Cuma Eki 2011

Posted by Selgin BİBER in Bir Film Hakkında

≈ 3 Yorum

Etiketler

James M. Cain, Joan Crawford, Kate Winslet, Leonardo DiCaprio, Michael Curtiz, Mildred Pierce, Sam Mendes, Todd Haynes

Siz sever misiniz bilmiyorum ama ben Kate Winslet’i pek de sevmezdim. Galiba nedeni de Titanic’teki rolünün bana fazla zorlama gelmiş olması. Belki de suç onun değildi, Leonardo DiCaprio o zamanlar henüz çok gençti ve bence o filmde uyumsuz bir çift olmuşlardı. Çünkü aynı çifti yıllar sonra başka bir filmde seyrettiğimde (Revolutionary Road) bana hiç de uyumsuz gelmediler. Bu yazı için biraz araştırma yaptığımda da gördüm ki, benim zannettiğimin aksine Kate Winslet, Leonardo DiCaprio’dan küçükmüş, hem de bir yaş. Leonardo DiCaprio da öyle çok genç filan değilmiş, yaşıtmışız.

Yaş mevzusuna fena takıldım. Neyse, Revolutionary Road’dan beri Kate Winslet hakkında düşüncelerim bayağı değişti. O filmde bence performansı çok iyiydi. Film her şeyiyle süper ötesi şahaneydi ki, yönetmeni Sam Mendes’ti. Bu filmi de muhakkak yazmalıyım.

Mildred Pierce’ın varlığından Emmy Ödülleri’nden sonra haberdar olduk. Bu yılki 63. Emmy Ödülleri’nde Kate Winslet Minidizi/Film dalında en iyi aktrist ödülünü aldı. Bu mini dizi beş bölümden oluşuyor ve yönetmeni Todd Haynes. Mildred Pierce, aslında 1945 yılında film olarak yapılmış ve o zamanki başrol oyuncusu Joan Crawford da en iyi kadın Aktrist Oscar’ını almış. O zamanki filmin yönetmeni de Michael Curtiz imiş. Görülen o ki, Mildred Pierce rolü her iki aktriste de ödül getirmiş bir rol.

Mildred Pierce’ın konusuna gelecek olursak…

Olaylar Büyük Amerikan Buhranı sırasında kocasından boşanan ev kadını Mildred Pierce ve onun narsist kızı Veda etrafında geçiyor. Mildred ve kocası Bert, bir zamanlar durumu iyi olan kocasının bir başka kadınla birlikte olmasın ardından ayrılıyorlar. Elinden turta yapmaktan başka bir şey gelmeyen Mildred iki kızıyla kalakalıyor. O zamanlar bir kadının çalışması oldukça aşağılayıcı bir durum ancak çaresiz Mildred bunu göze alıyor ve bir cafe-restoran’da garson olarak çalışmaya başlıyor. Mildred’ın garsonluğu kısa sürüyor, ev kadını ve daha önce hiç çalışmamış olmasına karşın  akıllı bir kadın olan Mildred kısa zaman içinde bir restoranlar zinciri açıyor. Bu arada kızlarından büyük olan Veda’nın da büyümesini seyrediyoruz. Dizi yaklaşık beş-altı yıllık bir süreyi içine alıyor. Veda 12-13 yaşlarından 17-18 yaşlarına geliyor.

Veda hakkında sadece şunu söyleyeyim, narsistik kişilik bozukluğunun neredeyse tüm özelliklerini taşıyan katlanılması güç, dayanılmaz bir kız.

Seyretmek isteyecekler için konuyu burada kesmeliyim.

Mini dizi James M. Cain’in romanına birebir sadık kalmış. İlk filmdeki gibi karakterler üzerinde oynama, sahne ekleyip çıkartma yok.

Mildered ve Veda karakterleri gerçekten çok ilginç karakterler. Mildred, en çaresizken bile belli başlı şeylerden ödün vermeyen, hemen her zaman soğukkanlılığını koruyan, öyle ki çocuğu ölürken bile neredeyse duygulanmayan bir kadın. Kocasından ayrılır ayrılmaz kocasının arkadaşı Wally ile birlikte olması, sonrasında Wally ile ilişkisi bitse de iş ilişkisini profesyonelce devam ettirmesinin sebebi aslında bu kişilik özellikleriydi sanırım.

Ve Veda karakteri… Veda’nın küçüklüğünü Morgen Jeanette Turner oynuyormuş. İsmini muhtemelen bundan sonra başka filmlerde eminim duyacağız ve umarım ki adım adım büyümesini keyifle seyrederiz. Yaşına göre çok başarılı bir oyuncu olduğunu söylemek gerekli. Veda’nın büyümüş hali de oldukça başarılıydı ancak bir filmi seyrederken erişkin bir oyuncunun zaten başarılı olması beklentimiz dahilinde olduğu için fazladan bundan bahsetmeye gerek yok.

Biz bir şekilde Mildred Pierce’ı edindik, izledik. Tavsiye ederim.

Özellikle Veda’yı belki de daha iyi anlamak için bir edebiyatsever olarak  hikayenin aslını okumayı da aklımın bir kenarına yazdım.

Bu bloga eklenen en son yazılardan haberdar olmak ister misiniz? Lütfen posta adresinizi bırakın.

Diğer 1.082 takipçiye katılın

BEN DE BURADAKİ KİTAPLARI OKUMALIYIM DİYORSANIZ…


idefix Satış Ortağı

Ne aramıştınız?

Ekim 2011
P S Ç P C C P
 12
3456789
10111213141516
17181920212223
24252627282930
31  
« Eyl   Kas »

günceller

actifry Alzheimer Hastalığı Antakya barcelona barış bıçakçı benjamin parzybok Berlin bira Birecik blog bulgur pilavı cenevre cevizli ekmek diyet domates domatesli ekmek domingo kitap e-ekmek atölyesi ekmek ekmek makinası Gertrude Stein günün menüsü havaalanı hayaller imza: karın Kadıköy kadınlar kek kitap eleştirisi kitaplar kitap tanıtımı kitap yorumu koltuk kopenhag kurabiye kızlar lazanya lezzetli öyküler makarna Mathias Enard mayalı hamur mutfak New York Norveç okuma listesi okur notu paris patates peynirli ekmek pilav psikiyatrist rejim roka salatası Selimiye sevdiklerim seyahat Siri Hustvedt su süt tavuk Tirza unutmak uçak walter benjamin yaşlılık yekta kopan yumurta YİTİK ÜLKE çocuk çocuklar örgü öykü İmza: Kızın İstanbul şarap

Son Beş Yazı

  • VARSAYILAN ANLAMI SORULARLA YIKMAK
  • OKUDUKLARIM 2019 – III
  • TAVUKLAR PATLASIN SONRA UYURUZ… YA DA KELEBEKLER
  • OKUMALARIM 2019 – II
  • OKUMALARIM 2019 – I

Ne hakkında yazmışım

  • Alıntı
  • Bilimsel sekmeler
  • Bir Film Hakkında
  • Bir Kitap Hakkında
  • Bir Kişi Hakkında
  • Bugün Ne Pişirsem
  • Dialoglar
  • Ekmek
  • Neresi
  • SAĞLIKLI BESLENME, SAĞLIKLI YAŞAM
  • Sağlıklı ve Lezzetli
  • UYGUNSUZ ÖYKÜLER
  • YAŞ ALMA
  • Yemek Tarifi
    • Klasik kokteyller
  • ZGZT
  • İşte Öyle Bir Yazı
    • Yazı Egzersizleri

Gelenler gidenler...

  • 804.194 hits

Off ne yazıymış ama… kaçırdıysan hâlâ okuyabilirsin

  • ANGOSTURA BITTERS
  • BİR DOKTORUN MESLEĞİNİ BIRAKIŞININ SEBEPLERİ
  • KELLİĞİMİN HİKAYESİ / Marek van der JAGT
  • ALTINCI IRK / Berrak YURDAKUL
  • ETLİ EKMEK
  • GEBER ANNE ! / Sezgin KAYMAZ
  • INCENDIES
  • OS COCCYX
  • HAYALET ACI / Arnon Grünberg
  • BERGAMUTLU PİLAV VE KUZU FIRIN

Blogroll

  • Atalet
  • Ayşe'nin Kitap Kulübü
  • Banu'nun Dünyası
  • Bir Tek Aşk
  • KakaraKikiri
  • Lale'nin Bahçesi
  • Leylak Dalı
  • Mindmills
  • Qunegond'un Penceresinden

Gevezelikler

Hata: Twitter yanıt vermedi.Lütfen birkaç dakika bekleyip bu sayfayı tazeleyin.

Geçmiş Zaman Olur Ki…

Her hakkı saklıdır…

Bu blogda yayınlanan her tür yazının, blog yazarı tarafından başka bir kaynak gösterilmedikçe, her hakkı saklıdır. İzinsiz olarak kısmen alınmamalı ve çoğaltılmamalıdır. Aksi takdirde gerekli işlem yapılacaktır...

WordPress.com'da Blog Oluşturun.

Vazgeç

 
Yorumlar Yükleniyor...
Yorum
    ×