Etiketler

, ,


Nispet yapmak gibi olmasın ama biraz sonra yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz sahile inip yürümeyi planlıyorum.

Odamın balkon kapısı açık, sabahtan beri deniz beni çağırıyor. Karşı koymak artık imkansız.

Ben yengeç burcuyum. Yüzmeyi sevmem ama denizin kıyısında dolanmayı severim.

Gitmeli ve yürümeliyim şimdi. Hem biraz açılırım. Dün uzun ve eğlenceli bir geceydi. Öyle kendi kendimize eğlendik.

Önce yerine getirmem gereken küçük bir ayrıntı var. Valizimi toplamalıyım.

Sonra, saat 13:50’de evime doğru havalanmış olacağım.

Bir seyahat daha burada bitti. Akşam havaalanından dönerken kızımı yuvadan alıp, oğlumu servisten inerken karşılayacağım. Bazı insanlar için olağan olan şeyler bazı insanlar için nasıl da olağanüsü ve mutluluk verici olabiliyor. Ne tuhaf!

Şimdi direkt aklıma bir roman konusu geldi yukarıdaki cümleyi yazınca. Hadi abartmayayım, uzun hikaye, novella olsun. Acayip güzel olur. Sakın ola biri çalmaya. Hoş bir ben anladım sanki yazdığımı gibi geliyor bana. (Bu da devriklikten yıkılmak üzere bir cümle oldu. Silip düzeltmedim, ibret-i alem olsun diye)

İstanbul’da görüşmek üzere…