Mor Fil’in Seyir Defteri

~ Kendi kendime, öylesine…

Mor Fil’in Seyir Defteri

Daily Archives: 21 Ekim 2012

BURJUVA

21 Pazar Eki 2012

Posted by Selgin BİBER in İşte Öyle Bir Yazı

≈ 8 Yorum

Etiketler

burjuvazi, imtiyaz, piyano, sınıf

BURJUVA: Kelime anlamı olarak baktığımızda burjuva kimdir, kime denir? Şehirde yaşayıp özel imtiyazlardan yararlanan. Orta sınıftan olan, kent soylu.

Bir süredir, Orhan Pamuk Türkiye burjuvajizisi üzerine yorum yapalı beri, bir burjuva tartışması süregidiyor. Benim de aklımı kurcalıyordu ama üstüne yazacak kadar değil.

Çok açık ve net bir şekilde söyleyebilirim ki, öyle görünüyor olsam bile, klasik tabiri ile burjuva değilim.. Zaten olmak ihtiyacında da hiç olmadım. Aslında ne benim, ne de eşimin ağır işçiden farkımız yok.  Ben neysem, O’yum. Özetle söyleyecek olursam, evime misafirliğe gelen kişi kim olursa olsun, benim her gün oturduğum ve hatta akşam yatıp televizyon seyrettiğim kanepeye oturur, benim her gün yediğim tabaktan, benim gündelik hayatımda kullandığım, eve temizliğe yardıma gelen kişi için de geçerlidir, aynı çatal- kaşık- bıçakla yer. Her ne kadar çocuğum özel okula gidiyorsa da bu kesinlikle sınıfsal üstünlük sağlama amacıyla değil, devletin verdiği eğitime inancımın çok köklü şekilde sarsılmış olmasındandır. Yoksa, çocuğumun sınıfta kiminle yan yana  oturduğu beni alâkadar etmez, etmemeli de. Çocuğum kendisine, yani aklının denkliğine göre arkadaş seçmeli, sınıfına göre değil. Ben yedi yaşında, ki şimdi beş oldu, okula gönderirken çocuğuma nasıl arkadaş seçmesi gerektiğini evde öğretememişsem, dikte ettirememişsem değil, bu sadece benim kabahatimdir.

Türkiye’de, Avrupa ile karşılaştırıldığında, gerçek burjuvazinin vuku bulduğunu iddia etmek güç. İdealistlerden bir grup, ki benim babam da buna dahildi, bu müessesenin tahsisi için çaba sarf ettiler. Lakin yadsınamaz bir gerçek var ki, o da temelsiz hiçbir inşanın yükselemeyeceğini kabul etmek kaçınılmaz. Bence bizim en büyük yanılgımız burjuvazinin aristokrasiden ayrı olduğunu bir türlü kabul edemeyişimizde yatıyor. Burjuva olduğunu, o çıtayı yakaladığını zanneden yeni nesil bir anda kendini aristokrat görmeye başlıyor. Halbuki saysak, en fazla üç neslimiz, ki o da gerçekten az olacaktır, ikametgâh olarak üç nesil ve ötesini İstanbul olarak gösterebilecektir.

Şimdi, şu esnada itirazları duyar gibiyim, “Sadece İstanbul’da soy sürmüşler mi soylu sayılıyor?” Üzgünüm, Ankara’nın aristokrasisi kendine, Batman’ınki ise kendine aittir. Üstlerine ahkam kesemem ama içinde yaşadığım şartlar dahilinde ne yazık ki onları göz ardı etmek durumundayım.

Zamanında Avrupa’da burjuvazi devam edegelen bir kültürdü. Çocuğuna piyano dersi aldıranlar kendileri de piyano çalabiliyorlardı ya da çocukları Latince öğrensin istiyorlarsa kendi şahsi kitaplıklarında önemli Latince eserlere yer vereli epeyi bir zaman olmuştu.

Yani, demem odur ki, taklitlerinden sakınınız.

Çakması bile olsa hiç kürküm olmadı ve bundan sonra da olmayacak.

Öyle yani…

P.S. Hiç özel imtiyazım da olmadı. Ühhüüüühüüüüü…..

Bu bloga eklenen en son yazılardan haberdar olmak ister misiniz? Lütfen posta adresinizi bırakın.

Diğer 693 aboneye katılın

BEN DE BURADAKİ KİTAPLARI OKUMALIYIM DİYORSANIZ…


idefix Satış Ortağı

Ne aramıştınız?

Ekim 2012
P S Ç P C C P
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
293031  
« Eyl   Kas »

günceller

actifry Alzheimer Hastalığı Antakya barcelona barış bıçakçı benjamin parzybok Berlin bira Birecik blog bulgur pilavı cenevre cevizli ekmek diyet domates domatesli ekmek domingo kitap e-ekmek atölyesi ekmek ekmek makinası günün menüsü havaalanı hayaller imza: karın Islak Köpek Kokusu Kadıköy kadınlar kek kitap eleştirisi kitaplar kitap tanıtımı kitap yorumu koltuk kopenhag kurabiye kızlar lazanya lezzetli öyküler makarna Mathias Enard mayalı hamur mutfak New York Norveç okuma listesi okur notu paris patates peynirli ekmek pilav rejim roka salatası rüya Selimiye sevdiklerim seyahat Siri Hustvedt su süt tavuk Tirza unutmak uçak walter benjamin yaşlılık yekta kopan yumurta YİTİK ÜLKE çocuk çocuklar örgü öykü İmza: Kızın İstanbul şarap

Son Beş Yazı

  • YAPILACAK İŞLER LİSTESİ
  • LVIV – UMOS 6
  • KOPENHAG – UMOS 5
  • SÖĞÜT / SELİMİYE – UMOS 4
  • PAMPOROVO – UMOS 3

Ne hakkında yazmışım

  • Alıntı
  • Bilimsel sekmeler
  • Bir Film Hakkında
  • Bir Kitap Hakkında
  • Bir Kişi Hakkında
  • Bugün Ne Pişirsem
  • Dialoglar
  • Ekmek
  • Neresi
  • SAĞLIKLI BESLENME, SAĞLIKLI YAŞAM
  • Sağlıklı ve Lezzetli
  • UMOS
  • UYGUNSUZ ÖYKÜLER
  • YAŞ ALMA
  • Yemek Tarifi
    • Klasik kokteyller
  • ZGZT
  • İşte Öyle Bir Yazı
    • Yazı Egzersizleri

Gelenler gidenler...

  • 838.033 hits

Off ne yazıymış ama… kaçırdıysan hâlâ okuyabilirsin

  • ANGOSTURA BITTERS
  • KAÇAK YOLCU VAR
  • WHITE LADY / Klasik Kokteyller – I
  • INCENDIES
  • ÇİZGİLİ PİJAMALI ÇOCUK / John BOYNE
  • AMSTERDAM, SUSAN MILLER ve LOLIPOP
  • BOĞAZ ÇOCUĞU / Caroline BONGRAND
  • FIRINDA ÇİĞ BÖREK
  • GEBER ANNE ! / Sezgin KAYMAZ
  • KIZARTMADAN, AZ YAĞLI KADINBUDU KÖFTE

Blogroll

  • Atalet
  • Ayşe'nin Kitap Kulübü
  • Banu'nun Dünyası
  • Bir Tek Aşk
  • KakaraKikiri
  • Lale'nin Bahçesi
  • Leylak Dalı
  • Mindmills
  • Qunegond'un Penceresinden

Gevezelikler

selgingb tweetleri

Geçmiş Zaman Olur Ki…

Her hakkı saklıdır…

Bu blogda yayınlanan her tür yazının, blog yazarı tarafından başka bir kaynak gösterilmedikçe, her hakkı saklıdır. İzinsiz olarak kısmen alınmamalı ve çoğaltılmamalıdır. Aksi takdirde gerekli işlem yapılacaktır...

WordPress.com'da Blog Oluşturun.

  • Takip Et Takip Ediliyor
    • Mor Fil’in Seyir Defteri
    • Diğer 618 takipçiye katılın
    • WordPress.com hesabınız var mı? Şimdi oturum açın.
    • Mor Fil’in Seyir Defteri
    • Özelleştir
    • Takip Et Takip Ediliyor
    • Kaydolun
    • Giriş
    • Bu içeriği rapor et
    • Siteyi Okuyucuda görüntüle
    • Abonelikleri Yönet
    • Bu şeridi gizle