Etiketler
babalar, kadınlar, kolektif kitap, kız çocukları, kızlar, tüyap kitap fuarı, YİTİK ÜLKE
Bence bu kitabın en güzel yanlarından biri çocukken, ortaokulda, yaparken müthiş keyif aldığımız “Sınıf Gazetesi” tadını almamızdı. O zaman da ne kadar çok kişi tenefüslerde yaptığımız hazırlık çalışmalarına katılırsa gazetenin o sayısı o kadar güzel ve içeriği zengin olurdu, biz de çok eğlenirdik. Gazetemiz haftalıktı, Türkçe dersinde öğretmenden izin alır, okurduk. Tabii bir de kaynatmak istediğimiz derslerde de okuduğumuz ve tüm sınıfın ilk kezmiş gibi dinleyişleri yok değil.
Yaşımız büyüdükçe ve liseye geldiğimizde, başımızda kavak yelleri esmeye başladıktan sonra bazılarımızın ilgi alanları değişti. Bir kısmımız deliler gibi kitap okuyordu, kitaplar elden ele dolaşıyordu. İşte bir kitap İmza: Kızın’ın tohumlarını içimize attı. (Bir kitap okudum, hayatım değişti… Bir yerlerden tanıdık değil mi? 🙂 )
Aralık 2010’da o sınıftan arkadaşlarımızla, eşlerle birlikte otuz küsur kişi, muhteşem bir akşam yemeği yedik. Sevgili Esra ile birlikte yeniden bir şeyler yapmayı konuştuk. Bir hafta sonu çocukları kocalara bırakıp tatile gitmeyi önerdim. Kafamızı boşaltacak, dinlenecektik. Giderken hazırlayacağımız bir ödevimiz olacaktı. Bir konu belirleyecek ve onun hakkında getirdiklerimizi diğerleri ile paylaşacaktık. Olmadı. İş-güç, çoluk-çocuk, günlerin uyuşmaması sebebiyle yapamadık ama Esra ile ara ara bunun nasıl yapılabilirliğini konuşmaya devam ettik.
Geçen yıl, Mart ayında bir günümüzü ayırdık ve yapacağımız projenin ana hatlarını çıkardık. Babalarımıza mektup yazacaktık. Bir süredir ikimiz de blog yazıyorduk. Çok olmasa da bizi okuyanlar, bizim takip ettiğimiz bloglar vardı. Yardım istedik, çekinmeden sayfalarında çağrımıza yer verdiler. Birkaç gün içinde hızla mektuplar yağmaya başladı. Evet, doğru yolda iyi bir işe başlamıştırk.
Her mektup posta kutusuna düştükçe ve okudukça bazen içimizin burulduğu oldu, bazen mektubun sonuna gelince bir gülümsem yayıldı dudaklarımıza, bazense hıçkıra hıçkıra ağladık.
En başında gelirini çocuklar için bağışlamaya karar vermiştik ve belki de insanlar için bu projenin anlamının belirlenmesinde büyük rol oynadı.
Sonra bize Banu katıldı. Öyle bir omuz verdi ki, o olmasaydı her şey çok daha zor ve içinden çıkılmaz olurdu. Ben ki uyuzumdur, Esra da bir yabangülü, buna rağmen Banu’yla sanki o ortaokul, lise yıllarından beri berabermişiz, sınıf gazetesini yaparken o da bizimleymiş gibi bıkmadan, usanmadan çalıştık. Birimiz pes ettiğinde diğeri yüreklendirdi, birimiz yetmediğinde diğeri yetişti, yükü üstlendi. Anlayacağınız biz üç kişi bir çeşit Voltran olduk.
Sekiz ayın sonunda çocuğumuzu elime aldığımda, tüm samimiyetimle söylüyorum, “Eyvah, biz ne yaptık!” dedim. Okuyunca beni anlayacağınızdan eminim.
İmza: Kızın’da 114 babasının kızı, babalarını birer mektupla size anlattılar. Rica ettik, kırmadı ve Bengi Semerci baba-kız ilişkisinin anlam ve önemini anlatan bir önsöz yazdı.
Bazı babalar ya da bazı kızlar size muhakkak tanıdık gelecekler ama onların da diğerlerinden hiçbir farkı olmadığını okuduğunuzda göreceksiniz. Aslında o dört duvar içinde herkes birbirine benziyor.
Baştan bu kitabı okurken eğlenmeyeceğinizi dürüstçe söylemeliyim. Benim gibi hıçkırıklarla olmayacak ama kendinizi ve babanızı düşünüp ağlayacaksınız belki de. Ben ağladım, en çok da dün gece kitabı elime aldıktan sonra. Ya da ilk fırsatta gidip babanıza sımsıkı sarılacaksınız, o küçük kız çocuğunun şap şup, sakınımsız öpücüklerine boğacaksınız onu.
Bu kadarı benim için gerçekten fazla…
Baba, seni çok seviyorum ve çok özledim.
Öyle yani…
P.S 1. İmza: Kızın bugünden itibaren tüm kitabevlerinin raflarında yerini alacak. Bazı kitabevlerinde gecikebilir ama Cuma garanti her yerdeyiz.
P.S 2. Beş gündür online satışta önsiparişteyiz, isterseniz online olarak da alabilirsiniz ama yeter ki alın. Unutmayın, geliri “Bir Çocuk Daha Okusun Diye” 21. YY Eğitim ve Kültür Vakfı’na (YEKÜV) bağışlanacak.
P.S 3. Tabii ki de TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı’ndayız. Hatta 24 Kasım 2012 cumartesi günü 2. Salon 603 C’de Yitik Ülke standında katılabilecek yazarları ile 14:00 – 17:00 arasında kitabımızı imzalıyor olacağız. Bekleriz.
P.S 4. Kitapta mektubu olmayanlar üzülmesin. imzakizin@gmail.com a gelecek mektuplarınızı bundan sonra www.imzakizin.com da yayınlayacağız.
Emeklerinize sağlık efendim, çocuğumuzun bahtı açık olsun 🙂
değil mi yaaa… analar tahtını yaparmış da bahtını yapamazmış. yine de bahtı için de çalışmaya devam ediyoruz.
Öncelikle bu projeniz ve başarılı çalışmalarınız için çok teşekkür ederim.
Tanıtımlarımızı elimizden geldiğince yapmaya çalışıp gelirinin bir çocuk okusun diye değil 10 çocuk okusun diye’ye ulaşırız inşallah.
Sevgiler…
Her şey için çok sağolun.
iyi ki.. demek istiyorum.. iyi ki.. teşekkürler demek istiyorum..
umarımçok satılır.. umarık çok çocuğun elinden tutar.. umarım devamı da gelir..
bizimle birlikte olduğun için asıl teşekkürler bizden sana…
3 farklı kalple aynı anda tanıştım..aynı anda en gizli yanımı açtım..bir de baktım ki 114 kadın olmuşuz..
çok mutluyum ve çok huzurlu..iyi ki bu projede oldum, iyi ki sizi tanıdım..
sizi sevgimle kucaklıyorum, zeynep..
Zeynep sen var ya… senin mektubunu okuduğum her seferinde hıçkıra hıçkıra ağladım. MEktupların hepsi ayrı güzeldi ama seninki beni çok etkiledi. görüşmek dileği ile…
Sevgili selgin, öyle güzel bir iş yaptınız ki, sana ve güzel arkadaşlarına nasıl teşekkür etsem bilmiyorum. Çocuğuma gururla gösterebileceğim bu kitaba dahil olmam, babamın kalbimde ki kocaman yerinin bu kitaba taşımama ve bunun çocuklara katkıda bulunmasına vesile oldu. Sonsuz teşekkürler.
Hepimizin duyguları aynı. İyi ki vardınız. Bir gün tanışmayı çok isterim.
Fikrinizi ama onun da ötesinde azminizi tebrik ediyorum.. İlk fırsatta okumak dileğiyle..
Evet tipik bir “Azmeden derviş…” hikayesi. Ya da yoktan var olmaya çalışmak böyle bir şey olmalı. Tabiri caizse tırnaklarımızla bugüne geldik ama bundan sonra hepimize çok iş düşüyor. Sevgiler..
Nasıl ,ne kadar teşekkür etsem biliyorum yetmiyecek. ..Ne güzel bir çalışmayı başardınız kutluyorum.Diliyorum ve umuyorum okuyucusu bol olsun ,eğitime bir tuğla fazla konsun…Gelecek çalışmalarınızda kolaylıklar ve başarılar dilerim.selam ve sevgiler.
Azsıl teşekkürler bizden size. Bunu hep birlikte yaptık. Daha işimiz bitmedi, ona göre…
öyle keyifliydi ki her şey…elinize yüreğinize emeğinize fikrinize sağlık…Bir güzel yanı da bu projenin çok sevdiğim blogger arkadaşlarımla da aynı çatı altında toplanmaktı… Biz sayenizde geleceğe de imza attık.
Her şey için bin teşekkür
İyi ki sizler vardınız, iyi ki desteklediniz. Çok güzel bir iş çıkardık, babalarımızdan bazıları göremeyecek ama çocuklarımızın bizlerle gurur duyacağından eminim.
ne güzel bir iş olmuş, hafta sonu alacağım. sevgiler
Beğendiğinize çok sevindim. Şu aşamada online sipariş daha doğru olabilir. Kitabevlerinde bulamazsanız lütfen ısrarla isteyin, bizim için çok önemli, sevgiler…
Kalbim kelebek oldu,uçuyor sanki. Bugün mail gurubumdaki erkek-kadın bütün arkadaşlarımı da haberdar ettim. Hepsinin destek vereceğinden hiç kuşkum yok.
Sayenizde çok çocuk okuyacak biliyorum.
Bin kere teşekkür.
Sevgiyle
Ece(Muzaffer)
Süpersiniz, ellerinize sağlık. Biz de nasıl heyecanlıyız, bir bilseniz… İyi ki bizimleydiniz… Sevgiler…
Düşüncelerimi yazıya dökmekte senin kadar becerikli değilim ama süper ötesi bir iş yapmışsınız…Emeğinize yüreğinize sağlık Bazen gözyaşlarıyla bazen suratımda kocaman tebessümle , heyacanla bir solukta okuduğum ender kitaplardan bayıldımmmm 🙂
Çook çook teşekkürler. Bir kitap için en değerli şeylerdendir okur yorumu, görüşü…
Selgincim,
Ne güzel bir iş çıkarmışsınız .Ellerinize sağlık ,Tebrikler,
Aslı
Barbaros’a selamlar. Bu kitap kız babaları için…