Bir gün bu dünyadan gittiğinde ardında anılmaya değer bir şeyler bırakabilmek hemen herkesin dileğidir. Sanırım bir kitabın sayfaları arasında yer almak da bunun en güzel örneklerinden biri olmalı.

Bir hayalin ucundan tuttuk, başlarken uçurtma peşinde koşan çocuklar gibiydik. Bir ara döndük baktık arkamıza, sadece üç kişi koşmuyorduk artık, 114 kişiydik. İmza: Kızın raflara çıkıp da yolculuğuna başladığında artık uçurtmamız gökyüzünde tüm güzelliği, tüm zerafetiyle süzülüyor, babalarımıza el sallıyordu.

Arkasından İmza: Karın geldi. Banu Özkan Tozluyurt’u bu kitapta yalnız bırakmıştık ama her zaman yanındaydık. İmza: Karın’la devam eden hikaye artık sonuna yaklaştı.

Sıradaki İmza: Ben için Esra ve Banu kolları sıvadılar ve harıl harıl çalışmaya başladılar. Ben yine her zaman yanlarındayım ama gündemim yoğun, seyahatlerim çok. Böyle olduğunda yandan yandan hem varmış hem de yokmuş gibi olmak içime sinmediği için üzülerek yanlarında yer alamıyorum.

Projenin fikir annelerinden biri olarak bugün bu sayfayı sizlere İmza: Ben’i duyurmak için açtım. Efenim, şöyle ki…

Bu kitapta hayatınızda önemli yer işgal etmiş, bir iz bırakmış kime neyi söylemek istiyorsanız ona seslenebilirsiniz; minnetinizi yeterince gösteremediğinizi düşündüğünüz annenize, o doğduktan sonra hayatınızın anlam kazandığını düşündüğünüz çocuklarınıza, hayata tutunmanızı sağlayan öğretmeninize, kırgın olduğunuz bir dosta, patronunuza, hatta hatta gelecekteki ya da geçmişteki kendinize…. Söyleyemediğiniz, içinizde kalmış ne varsa…

Sevgili Esra ve Banu aslında işin içeriğini anlatan çok güzel bir sunum hazırlamışlar. Buradan ulaşabilirsiniz.

Yepyeni bir uçurtmayı uçurmak, İmza: Ben’in sayfaları arasında yer almak isterseniz mektuplarınızı imzaben@hotmail.com a gönderebilirsiniz. Öncesinde mail atarsanız, mektup formatını ve sözleşmeyi sizlere yollayacaklar. Formata uygun olmayan ve sözleşmesiz mektupları maalesef kabul edemeyecekler.

Öyle yani…