Mor Fil’in Seyir Defteri

~ Kendi kendime, öylesine…

Mor Fil’in Seyir Defteri

Tag Archives: Alzheimer

ALZHEIMER YAŞAM EVİ

28 Perşembe Tem 2011

Posted by Selgin BİBER in İşte Öyle Bir Yazı

≈ 2 Yorum

Etiketler

Alzheimer, Alzheimer Hastalığı, hatırlamamak, Türkiye Alzheimer Derneği, unutkanlık, unutma, yaşlanma, yaşlılık

Yaşlılığınızı hayal ettiniz mi hiç? Ben küçük bir çocukken erişkin halimi hayal ederdim. Apartmanın giriş merdiveninin yan tarafına saklandığımı ve erişkin halimin annemlerin oturduğu daireye girmek üzere o merdivenleri çıktığını hayal ederdim. Yedi veya sekiz yaşındaydım. Galiba o  dönemde zamanla ilgili şüphelerim kafamda yeşermeye başlamış. Aynı dönemde oturduğumuz sokaktaki kızların çoğu Kur’an Kursu’na gittiği için bir heves ben de cüzümü kolumun altına kıstırıp başıma da bir örtü bağlayıp çarşıdaki cami’nin yolunu tutmuştum. O yazdan ve o kurstan aklımda tek bir şey, o da bir hadis kaldı: “Gençliğinde bir yaşlıya yardım edenin, yaşlılığında da bir yardım edeni olur” veya öyle bir şey. Sanırım bu söz hayatımın belirlenmesinde bilinçaltımda gizliden gizliye iyi bir faaliyet yürüttü ki, sonunda o hayal ettiğim erişkin, hastalarının çoğu 65 yaş üstü olan bir nörolog oldu.

Yaşlanmak eğer ömrümüz vefa ederse hepimizin başına gelecek bir durum. Benim kendi yaşlılığıma dair hayalim bugünkü enerjimle dimdik ayakta durmak ve bir gün yine bir yerden bir yere koştururken ölüvermek. Taştan bir evim olsun şöyle güneyde, Ege’de, tek katlı, sevmem ben dubleks evleri, hem yaşlı olucam dizlerimde az da olsa kireçlenme olur, inip çıkamam sonra o merdivenleri, yol geçen hanı gibi bir şey olsun, iki odasında vakitli vakitsiz gelen dostlar temiz, beyaz çarşaflı yataklarında dinlensin, mutfağında her daim bir şeyler pişsin, kah vanilya kokuları yayılsın bahçeye doğru, kah dostlarla lafa dalınca çorba taşsın, ocak batsın, akşam oldu mu tepesi asma dallı çardak altında sohbet edelim, malum yaşlı olucam gençler daha otururken başım düşsün göğsüme, biri koluma girip götürsün beni yatağıma, sabah odamın penceresine asılı ucu dantelli keten perdemin altından sızan güneşle yeni bir güne uyanayım…Tabii ki bu hayali gerçek kılabilecek tek şey o yaşa gelince fiziksel sağlığımın yanında zihinsel sağlığımın da yerinde olması. Bir de beni bedenim olabildiğince dinçken bu tablo içinde her şeyi unutur halimle, unuttuğumun farkında olmaz halimle düşünün. Hayalimin çiçekleri solar değil mi?

Alzheimer Hastalığı, kabaca söyleyecek olursak unutmanın en vahim hali, unuttuğunun bile farkında olmamak halidir. Sinsi ve yavaş başlar, hafızadaki kusurlar çoğu zaman yaşlılığa atfedilir. İlerledikçe kişi bağımsızlığını kaybeder, özbakımını yerine getiremez hale gelir, başkalarına bağımlı, başkaları da ona bağımlı olur. Bir bakıma sadece hastanın değil hasta yakınlarının ve toplumun hastalığıdır. Hastalığın daha sonraki aşamalarında hastalık tablosunun doğal bir parçası olarak bazı hastalarda ortaya çıkan uyku ve davranış sorunları hasta bakımını ve hasta yakınlarının yaşamını oldukça güçleştirir. Hastalığın son evrelerinde hasta yatağa bağımlı hale gelir. Genelde hastalar hastalık başladıktan sekiz ile on yıl içinde Alzheimer Hastalığı dışında başka bir nedenle kaybedilir. Hastalığın orta evresinden sonraki dönem hasta yakınları için hem maddi hem de manevi olarak asıl güç olan dönemdir. Mevcut tedavilerle hastalığın ilerleyişi önlenemese de yavaşlatılabilmekte, hastalığın iyi hali mümkün olduğunca korunduğunda hem hasta hem de yakınları bu dönemde daha az zorluk çekmektedir.

Dün bir sebepten Türkiye Alzheimer Derneği Genel Sekreteri Fügen Kural ile Şişli Belediyesi Alzheimer Yaşam Evi’nde bir araya geldik. Yazının yukarıdaki uzun girişinin amacı aslında burayı anlatmaktı. Şişli Belediyesi’nin katkısı ile Alzheimer Derneği’nin uzunca zamandır hayalini kurduğu bu yapı birkaç ay önce faaliyete geçti. Fügen Hanım’ınanlattığına göre iki programları varmış. Biri haftada üç gün, diğeri de iki günlük programmış. Sistem şöyle işliyor: Anneniz var ve diyelim ki Alzheimer Hastası. Nasıl ki küçük çocuğunuzu işe giderken kreşe bırakıyorsunuz, işte öyle sabah annenizi buraya bırakıyor ve akşam alıyorsunuz. Normalde evde tek başına veya onunla bakımı için ilgilenen bir bakıcı ile gün boyu öylece saksı bitkisi gibi duracak olan anneniz burada hemşire ve eğitimli personel ile tüm gününü dolu dolu, kendi yaşıtlarıyla geçiriyor. Gün içinde yaptıkları faaliyetlerle normalden hızla kaybetmekte oldukları zihinsel yetilerini korumaları için bir bakıma destek olunuyor. Kimi zaman kesme yapıştırma, kimi zaman boyama gibi faaliyetler yapıyor, bazen sohbet ediyorlar. Sohbetlerde en sevilen konu aşkmış. Herkes ilk aşkını anlatmayı çok seviyormuş. Alzheimer hastaları ile çok zaman geçirmiş, şimdilerde de tedavileri ile farklı yönden uğraşan bir nörolog olarak Şişli Belediyesi Alzheimer Yaşam Evi beni çok duygulandırdı.

Beldiyenin katkısı ve kişisel çabalarla yapılmaya çalışılan bu faaliyet gerçekten takdire değer. Hasta popülasyonu, yüzbinler, düşünüldüğünde, topu topu onbeş – onaltı hastaya hizmet veren bu evlerden çok ama çok daha fazlasına ihtiyaç olduğu kaçınılmaz. Evlerin açılması ile de iş bitmiyor, yaşaması lazım. Mesela Fügen Hanım’ın söylediğine göre birisi gönüllü gelse ve haftada bir saat o yaşlılarla el becerileri için ritm çalışsa, onların kendi kendilerine yürütmeye çalıştıkları resim çalışmalarına kendilerinden azıcık daha profesyonel birisi destek verse çok daha güzel olacak. Mesela benim şimdi aklıma geldi, giderek konuşmaları azalan, çevreyle iletişimi kesilen bu hastalara birisi seslerini yeniden kullanmayı öğretse ne güzel olurdu.

Defter’in kendi kitlesinde ilgilenen olur da Türkiye Alzheimer Derneği ile iletişim kurarsa yapacağınız en küçük katkı için bile size müteşekkir olacaklardır. Dindar biri değilim ama sözün tılsımı olduğunu düşünüyorum. Unutmamakta fayda olabilir: “Gençliğinde bir yaşlıya yardım edenin, yaşlılığında da kendine bir yardım edeni olur.”

www.alzheimerdernegi.org.tr

Tel: 212 224 41 89

Newer posts →

Bu bloga eklenen en son yazılardan haberdar olmak ister misiniz? Lütfen posta adresinizi bırakın.

Diğer 693 aboneye katılın

BEN DE BURADAKİ KİTAPLARI OKUMALIYIM DİYORSANIZ…


idefix Satış Ortağı

Ne aramıştınız?

Mayıs 2023
P S Ç P C C P
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
293031  
« Nis    

günceller

actifry Alzheimer Hastalığı Antakya barcelona barış bıçakçı benjamin parzybok Berlin bira Birecik blog bulgur pilavı cenevre cevizli ekmek diyet domates domatesli ekmek domingo kitap e-ekmek atölyesi ekmek ekmek makinası günün menüsü havaalanı hayaller imza: karın Islak Köpek Kokusu Kadıköy kadınlar kek kitap eleştirisi kitaplar kitap tanıtımı kitap yorumu koltuk kopenhag kurabiye kızlar lazanya lezzetli öyküler makarna Mathias Enard mayalı hamur mutfak New York Norveç okuma listesi okur notu paris patates peynirli ekmek pilav rejim roka salatası rüya Selimiye sevdiklerim seyahat Siri Hustvedt su süt tavuk Tirza unutmak uçak walter benjamin yaşlılık yekta kopan yumurta YİTİK ÜLKE çocuk çocuklar örgü öykü İmza: Kızın İstanbul şarap

Son Beş Yazı

  • YAPILACAK İŞLER LİSTESİ
  • LVIV – UMOS 6
  • KOPENHAG – UMOS 5
  • SÖĞÜT / SELİMİYE – UMOS 4
  • PAMPOROVO – UMOS 3

Ne hakkında yazmışım

  • Alıntı
  • Bilimsel sekmeler
  • Bir Film Hakkında
  • Bir Kitap Hakkında
  • Bir Kişi Hakkında
  • Bugün Ne Pişirsem
  • Dialoglar
  • Ekmek
  • Neresi
  • SAĞLIKLI BESLENME, SAĞLIKLI YAŞAM
  • Sağlıklı ve Lezzetli
  • UMOS
  • UYGUNSUZ ÖYKÜLER
  • YAŞ ALMA
  • Yemek Tarifi
    • Klasik kokteyller
  • ZGZT
  • İşte Öyle Bir Yazı
    • Yazı Egzersizleri

Gelenler gidenler...

  • 837.857 hits

Off ne yazıymış ama… kaçırdıysan hâlâ okuyabilirsin

  • ANGOSTURA BITTERS
  • EKONOMİNİN KISA TARİHİ -Niall KISHTAINY (okuma notları)
  • SERENAD / Zülfü LİVANELİ
  • İNTİHAR DÜKKÂNI / Jean Teulé
  • PAŞA ÇAYI
  • YAPILACAK İŞLER LİSTESİ
  • BİR DOKTORUN MESLEĞİNİ BIRAKIŞININ SEBEPLERİ
  • INCENDIES
  • VEDAT MİLOR, ÇİBÖREK ve SONRASI
  • AMSTERDAM, SUSAN MILLER ve LOLIPOP

Blogroll

  • Atalet
  • Ayşe'nin Kitap Kulübü
  • Banu'nun Dünyası
  • Bir Tek Aşk
  • KakaraKikiri
  • Lale'nin Bahçesi
  • Leylak Dalı
  • Mindmills
  • Qunegond'un Penceresinden

Gevezelikler

selgingb tweetleri

Geçmiş Zaman Olur Ki…

Her hakkı saklıdır…

Bu blogda yayınlanan her tür yazının, blog yazarı tarafından başka bir kaynak gösterilmedikçe, her hakkı saklıdır. İzinsiz olarak kısmen alınmamalı ve çoğaltılmamalıdır. Aksi takdirde gerekli işlem yapılacaktır...

WordPress.com'da Blog Oluşturun.

  • Takip Et Takip Ediliyor
    • Mor Fil’in Seyir Defteri
    • Diğer 618 takipçiye katılın
    • WordPress.com hesabınız var mı? Şimdi oturum açın.
    • Mor Fil’in Seyir Defteri
    • Özelleştir
    • Takip Et Takip Ediliyor
    • Kaydolun
    • Giriş
    • Bu içeriği rapor et
    • Siteyi Okuyucuda görüntüle
    • Abonelikleri Yönet
    • Bu şeridi gizle
 

Yorumlar Yükleniyor...