Yönetmen: Jonas Pate

Oyuncular: Kevin Spacey, Keke Palmer, vs, Robin Williams

Yıl: 2009

ki yıl önce, İstanbul’dan çok uzaklardayken seyretmiştim bu filmi. Zaten o günlerde yaptığımız yegane şey dizi veya film seyretmekti. Yapacak hiçbir şey yoktu. Şehirde bir Mecburiyet Caddesi vardı, o kadar.

Belki koşullardan bu filmi o zaman çok sevmiş,beğenmiştim…bilemiyorum. Muhtemelen bir psikiyatra ihtiyacım vardı ama o şehirdekilere değil. Hatırladığım kadarıyla, bende ne kaldıysa onu yazacağım.

Filmimizin baş aktörü Kevin Spacey bir psikiyatristtir (Dr. Henry Carter). Lütfen dikkat, psikolog değil! Hem de öyle böyle bir psikiyatrist değildir. Hastalarının büyük bir kısmını Los Angeles eğlence sektörünün nadide mensupları oluşturmaktadır. Çok başarılıdır. İyi kazanmaktadır, çok lüks bir evde oturmaktadır ve çok satan bir tipik “kendinize yardım edebilirsiniz” kitabının yazarıdır. Hayatında beklenmedik bir şey olmuş ve psikiyatristimiz her şeyi boşvermiştir. Derbeder bir hayat yaşamaktadır, saç sakal karışmıştır. Sırf hayat devam ediyor olsun diye hasta bakmakta, hasta aralarında kliniğinin dışında yarı hurdalığa bakan yerde, evde, arabada paso mariuana tüttürmektedir.

Bir gün, bir şekil bir kamu göreviyle annesi intihar eden, zenci bir genç kızın (adı Jemma’dır ve Keke Palmer tarafından canlandırılmaktadır) psikiyatrisliğini üstlenir.

Fazla lafa gerek yok, zenci kızla psikiyatrist birbirlerini iyileştirirler. Psikiyatrist, bir psikiyatrist olarak yaşadığı dramla yüzleşir, kabullenir, filan

Kevin Spacey için diyecek bir şey yok zaten. Hepimiz onu o unutulmaz Amerikan Güzeli filminden hatırlıyoruz. Sadece o film de değil… daha bir sürü film var onun aklımızdaki yerini perçinleyen.

Zenci genç kızın filmdeki perfomansını da es geçmeyelim, özellikle sinema biletleri sahnesinde.

IMDB’de on üzerinden 6,8 almış. Bakmayın siz puanlara. İyi filmler de iyi kitaplar gibidir. Herkes iyi filmin asıl ne demeye çalıştığını anlayamayabilir.

Kevin Spacey’e söyleyecek söz yok. Bence kendisi çok iyi bir drama oyunucusu. Zaten benim bu fikrimi zamanında akademi Oscar’a layık görerek tescillemişti.

Filmde bir de umarım ileride başka filmlerde izleyeceğimiz Keke Palmer adında genç bir yetenek ile bir başka usta Robin Williams var.

Bu arada “Shrink”in bir metafor olduğunu söylemeye gerek yok sanırım….

Güzel film. Haftasonunda, bu sıcaklarda ortalık cayır cayır yanarken, evde klimalı ortamda iyi gider. Aklınızda olsun.